Son günlerde gündeme oturan laiklik tartışması son derece üzüntü verici ve yersizdir.
Açılmak istendiği anlaşılan dindar anayasa tartışması ile insanların dindar olup olmama özgürlüğü sorgulanır hale getirilmemelidir.
Laiklik din ve devlet islerinin birbirinden ayrı tutulmasıdır. Laiklik çok farklı dini ve etnik renkleri içinde barındıran toplumumuzu bir arada tutan vazgeçilmez Cumhuriyet değeridir. Bu şekli ile hazırlanacak yeni anayasanın da değişmez ilkelerinden biri olarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının dini özgürlüklerinin teminatı olmaya devam etmelidir.
Yeni anayasanın, katılımcı ve kapsayıcı bir yaklaşımı esas alarak Cumhuriyet’in temel değerleri üzerine inşa edilmesi gerekmektedir. Laiklik ilkesinin Türkiye Cumhuriyeti’nin yapıtaşlarından biri olarak anayasamızın vazgeçilmez bir unsuru olduğunu savunuyoruz.