“Sürdürülebilir Bir Gelecek Bizim Elimizde”
İngiliz yayıncı Naturalist, “Gezegenimizden Bir Yaşam” belgeseli ile bize anlatan 95 yaşındaki David Attenborough’un paylaşımı hepimiz için; çok etkileyici, çok cesur ve çok tutkulu..
“Bundan sonra ne olacağı bize bağlı. Gezegenimizi kurtarmak bir iletişim mücadelesidir.Yeterince insan değişim isterse ve harekete geçerse, sürdürülebilir bir gelecek bizim elimizde.”
Bireysel olarak da toplumsal olarak da, çok büyük sorumluluklarımız var. Ama girişimci olarak sorumluluklarımız çok daha fazla..
Modern yaşamın beraberinde getirdiği çevresel sorunlar, sanayileşme, hızla artan nüfus,yavaş yavaş dünyanın sonunu getiriyor. Evrende yeni gezegenler bulmaya kendini adamış olan insanoğlu yüzyıllardır üzerinde yaşadığı dünyaya karşı öylesine hoyrat ki onu kendi eliyle yok etmesi an meselesi. Ancak bu gidişe dur diyenler de yok değil. Dünyanın sürdürülebilirliğine katkıda bulunmak ve gelecek nesillere daha güzel bir dünya bırakmak amacıyla sıra dışı projelere ve iş modellerine hayat veren girişimciler tüm dünyada yükselen bir trende de imzasını atıyorlar:
Yeşil Girişimcileri birbirinden farklı alanlarda faaliyet gösteren sektörlerin çevre ve toplum refahı üzerinde yarattığı zararları mümkün olduğunca azaltmayı hedefleyen oluşumlar olarak tanımlamak mümkün. Ancak bu tanım yanlış anlaşılmasın. Yeşil girişimlerin tek amaçları sadece çevreyi korumak değil aynı zamanda ekonomik anlamda da sürdürülebilir bir dünya yaratmak.
Yeşil girişimciler son yıllarda yaşanan gelişmelerin analizi yaparak trendleri öngörür ve bu konuyu bir fırsat olarak değerlendirirler.Günümüzde çevre konusu tehdit ya da zorunluluk olarak değil bir fırsat ve değer olarak görülmelidir. Yatırımcıların projelerinde yeşil, ve çevreyi odağına alarak hareket etmeleri de bir inisiyatif değil zorunluluk haline gelmiştir.
Yeşil girişimci ekonomik olarak karlı, sosyal değer yaratan ama aynı zamanda çevreye duyarlılığı esas alan bir ürün, hizmet ve iş modeli oluşturmaya odaklanır. Yeşil girişimcilerin temel amacı müşterilerinin olduğu kadar içinde yaşadıkları toplumun da yaşam kalitesini artırmaktır. Özetle yeşil girişimcileri yarattıkları iş modelleri ile çevresel, sosyal ve ekonomik fayda yaratan kişiler olarak tanımlamak mümkündür. Bu tanıma bakarak yeşil girişimcilerin mutlak suretle yeni teknolojiler üreten kişiler olduğunu sanmayın.
Yeşil girişimcilik kimi zaman eski teknoloji ve yatırımların mevcut beklenti, ihtiyaçlar ve sürdürülebilirlik kavramı çerçevesinde revize edilerek çevresel olumsuz etkilerinin minimize edilmesi şeklinde de gerçekleşebilir. Yeşil girişimcilik ayrıca geri dönüşüm, tarım, enerji, sanayi, turizm, gibi konuları da bünyesinde barındıran multidisipliner bir alandır. Son yıllarda daha fazla sayıda kişinin üzerinde çalışmalar sergilediği yeşil girişimlerin sayısı da sorumlu yatırımcıların bu konuya daha fazla ilgi göstermeleri nedeniyle ülkelerin ekonomik kalkınması için her geçen gün daha önemli hale geliyor. Bu farkındalığa sahip ülkeler yeşil girişimcilerin önünü açacak ve yatırımları kolaylaştıracak pek çok düzenlemeyi hayata geçiriyorlar. Örneğin, Avrupa Yatırım Bankası (EIB) yeşil girişimlere yönelik özel destekleri bir bir hayata geçiriyor. Türkiye’de de yeşil girişimlere verilen desteklerin sayısında her geçen gün artış kaydediliyor. Melek yatırımcılar, TÜBİTAK, teknoloji geliştirme bölgelerinin sağladığı desteklerin yanı sıra kamu kurumlarının da işin içerisinde dahil olmasıyla birlikte yeşil girişimcilik etki alanını gün geçtikçe büyüyor.
Yeşil girişimcilik aynı zamanda toplumsal yaşamı ve iş dünyasını da değişime uğratan bir kavram. Örneğin yeşil girişimcilik kavramı ile çevre dostu meslek tanımı da yaşamımızın baş köşesine kuruldu. Peki, ama nedir bunlar? Yenilenebilir enerji danışmanı/uzmanı, yenilenebilir enerji mühendisi, enerji verimliliği kontrolörü, rüzgâr enerjisi uzmanı, yenilenebilir enerji hukuku uzmanı/danışmanı bu yeni mesleklerden sadece birkaçı.
Çevreyi korumak günümüzün en önemli meselelerinden biridir. Bu nedenle yeşil girişimcilerin sayısının artması için desteklenmesi çok önemlidir. Yeşil girişimcilerin sayısı teknik yardım ve destek, altyapı tesisleri, eğitim programları, vergi muafiyeti gibi teşvik ve kolaylıklarla artırılabilir. Toplumun yeşil ürün ve hizmetlere yönelik değer ve algılarını yükseltici eğitim ve uygulamalar yeşil girişimciliğin gelişimi için olumlu bir faktör olabilir.
Bizler de KAGİDER Yeşil İşolarak sadece girişimciliğin değil, günümüzün zorunlu ihtiyacı olan, yeşil girişimciliğin desteklenmesi, tanıtılması, girişimci arkadaşlarımızın daha fazla bilgi sahibi olmaları için için her dönem yeni proje ve eğitimler ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu yılın en önemli projelerinden biri olan YILIN YEŞİL GİRİŞİMCİSİ ni seçmek için de gün sayıyoruz.
“Yeterince insan değişim isterse ve harekete geçerse, sürdürülebilir bir gelecek bizim elimizde.”
Girişimci
KAGİDER Üyesi