Ben yıllardır, birçoğumuz gibi, üzerinde yaşadığımız Dünyaya, bilerek veya bilmeden verdiğimiz zararları, faydaya çevirmek ve farkındalık yaratmak üzere çalışıyorum. Aslında tabii ki bu ; önce benim farkına varmam ile başlayan ve ilerleyen bir süreç.
Bu süreçte sualtı fotoğrafçılığım ve dünyanın çeşitli bölgelerinde olan dalışlarım, gözlemlerim, yapılan bilimsel çalışmaların da bu alanda bütünsel bakabilmemde etkileri çok büyük.
Yani sular, karalar, tarım, hava kirliliği, doğru beslenme vb. Tüm konular birbirleri ile bağlantılı ve bir diğerinin ayrılamaz bir parçası.
BİYOÇEŞİTLİLİK,
EKOLOJİK DENGE
YERYÜZÜNÜ KORUMA
YERALTI KAYNAKLARINA SAHİP ÇIKMA
DENİZLER, OKYANUSLAR ve TÜM SULARDA YAŞAM
Gıdanı koru,
Sürdürülebilirlik, İsrafı önleme, Su israfı, Gıda israfı, Toprağa Sahip çık ve Koru, İyi Tarım, İyi Üretim, Sağlıklı Gıdalar, Denizlerde yaşam, Balıklarımız ve diğer çeşitler ….
Ana başlıklar bile bu şekilde uzayıp gidiyor. Alt Başlıklara indikçe konu ne kadar komplike bir şekilde dallanıyor, dallandıkça ve diğer altbaşlıklar da eklendikçe çok korkutucu ve çok zor görünüyor durum.
Her konunun uzmanları yazıyor, Resmi Otoriteler yayınlar, düzenlemeler, kanun Hükmünde Kararnameler hazırlıyor. Ancak OLAY Çığ gibi büyürken, önlemler, öneriler hep bir değil yüzlerce adım geride kalıyor.
Her konuda örnekler verilerek, dikkat çekilmeye çalışılırken, yanlış işler ve uygulamalar ile ne kadar konudan uzakta kaldığımız, türlü nedenler ile göz ardında bırakılıyor.
Bazı türler koruma altına alınmakta...
SU konusunda; en küçük ayrıntıya örnek verilirken. Diş fırçalarken veya elimizi, yüzümüzü yıkarken kullandığımız SUya dikkat çekilirken, diğer tarafta çok su isteyen ve getirisi o oranda dahi olmayan MEYVE Ağaçları dikiliyor…
Bir tek meyve tanesi için, sadece bir adet için bir GALON Su harcandığı kimsenin dikkatine verilmiyor.
Konuların tümü birbiri ile çok yakından bağlantılı. Yeryüzü, Yeraltı ve Dünya denizleri, buralarda yaşayan bitki ve hayvan çeşitleri ve tabii ki biz İNSAN tüm bu düzeni yüzyıllardır bilinçli veya bilmeden bozan; İnsan, bugün konuyu ayrı ayrı çözmeye çalışıyoruz. Çözmek için anlamak gerekli.
Bu konular ile ilgili olarak 14 Bölümden oluşan bir yazı hazırladım. Bugün sizlerle, çok teknik olarak değil, en basite indirgenmiş hali ile tüm bunların bir kısa özetini sunarak, öncelikle dikkatinizi çekmek, daha sonra bölüm, bölüm paylaşmak isterim.
Hepinizin bildiği gibi; BİYOÇEŞİTLİLİK çok önemli.
BİYOÇEŞİTLİLİK dendiğinde, Kara, deniz, diğer sucul ekosistemler ve parçası oldukları tüm diğer yaşam ortamları dâhil olmak üzere her türlü kaynaktan canlı organizmalar arasındaki farklılıklardır. Dünyamız, tüm bu çeşitlilikler ve onların yaşamsal işleyişleri ile yaşamını sürdürür.
Tüm bu çeşitlilik olmasa dünyanın nasıl olacağını düşünün. Dünya üstündeki yaşam sona ererdi.
Biyoçeşitlilik bizi canlı tutar. Bu yüzden onu korumamız son derece önemlidir.
Doğa sağlığının izlenmesi önemlidir; Bazı türler bir ortamda değişikliklere yol açabilir.
Örneğin avcı kuşların sayısındaki azalma sistem içi böcek ilacı miktarındaki artışından kaynaklanıyor olabilir.
Okulun duvarında büyüyen yosunlar hava kirliliği seviyesinin hassas bir göstergesi olabilir.
Polenleşme ve biyolojik denetimi:
Kuşlar ve yarasalar başta olmak üzere, bazı hayvanlar ve böcekler sebze ve meyve gibi besin bitkilerinin polenleyicisidir
Mahsule zarar verebilen
yabani otlar;
Haşereler ve hastalıkların genellikle düşmanıdır
Yoğun Tarım Uygulamaları ;
Kimyasal veya biyolojik böcek ilaçlarının yoğun kullanımı ve birikimi, çalı çitlerinin sökülmesi, günümüz yoğun tarım faaliyetlerinde sıklıkla görülen uygulamalardır.
Genelde geniş bir alana tek bir ekin ekilir (monokültür) ve bu durum o alanın biyoçeşitlilik seviyesini düşürür.
Biyoçeşitliliğin önemli rekreasyonel (dinlenme/eğlenme) ve estetik değerleri vardır.
Biyoçeşitlilik aynı zamanda eğitsel ve ilham verici değere sahiptir.
Temel değerler; Örneğin bir şeyin var olması bile kendiliğinden yeterlidir.
Diğer yandan dev pandalar veya mavi balinalar gibi bilinen bir türün ortadan kalkması önemli bir "varlık değeri" kaybını temsil eder.
Fakat sümüklü böcek ve cıvık mantar gibi kaç tane daha türün asla "varlık değerine" sahip olamayacağını düşünmek mümkün değil. **
İklim Değişikliği İklimde görülen küresel çaplı değişikliklerin insan faaliyetlerinin bir sonucu olduğu genel kabul görmektedir. Küresel hava veya deniz sıcaklıklarında 1 veya 2 derecelik bir değişiklik bile türlerin içinde yaşadığı doğal yaşam alanlarını değiştirebilir, hatta bazı türler için yaşanamaz hale getirebilir.
Kirlilik/Çöp Kirlilik;
Ekosistemler arası dengeyi bozan büyük etkiler yaratabilir. Ayrıca her yıl dünya çapında milyonlarca hayvan ve bitkinin ölüm sebebidir…
Doğa ile uyumlu yaşayabilmiş insanoğluna ait izler. Üreten toplum, topluluk örnekleri.
Doğa Herzaman uyum ile yaşanmayı gerektirir. Tüm canlılar birlikte ve uyum içerisinde. Doğanın Kanunlarına karşı gelinemez.
Türkiyenin Biyoçeşitliliği ve Önemi
Türkiye biyolojik çeşitlilik açısından küçük bir KITA özelliği göstermektedir.
Anadolu, kendi başına ayrı bir kıta olmamakla birlikte, bir kıtanın sahip olabileceği tüm ekosistem ve habitat özelliklerine tek başına sahiptir.. Özetle, Türkiye tarım, orman, dağ, step, sulak alan, kıyı ve deniz ekosistemlerine ve bu ekosistemlerin farklı formlarına ve farklı kombinasyonlarına sahiptir.
Biyolojik çeşitlilik bakımından; Avrupa ve Ortadoğu'nun en zengin ülkelerinden olan Türkiye, bu açıdan Avrupa kıtasında dokuzuncu sıradadır.
Ülkenin 7 coğrafi bölgesinin her biri ayrı iklim, flora ve fauna özellikleri gösterir. Türkiye'de, her biri kendi endemik türlerine ve kendi doğal ekosistemlerine sahip birkaç farklı ekolojik bölge bulunmaktadır.
Çiftçiler aşırı otlatmanın**, bitkilerin aşırı toplanmasının, ormanların arazi kazanmak amacıyla tahrip edilmesinin biyolojik çeşitlilik açısından olumsuz etkileri konusunda bilinçlendirilmelidir.
**Elbette hayvanlar otlatılacak.Ancak, aynı yerde sürekli tüketerek değil, otlaklar bölünerek, dönüşümlü olarak, birinden diğerine geçilerek, arkada otlanan bölgenin yeniden yeşertilmesine imkan tanınmalıdır. TZ.
Yerli Bilinen son türler tükenmeden, dünyamıza YUVAMIZ dünyamıza sahip çıkmalıyız.
TÜKETİMİ AZALTALIM
Örneğin; kullandığımız deodorantlar atmosfere CFC salınımı yapıyor.
Bu durumda bir çok canlının yaşam kalitesini düşürüyor. Bu sadece var olan örneklerin binde biridir. Eğer bu şekilde tüketmeye devam edersek, biyoçeşitlilik diye bir kavram kalmayabilir.
Kısacası, kaynaklarımıza olan talebi ne kadar azaltırsak biyoçeşitliliğe o kadar fazla katkı sağlamış oluruz.
ENERJİ TALEBİMİZİ AZALTALIM.
GERİDÖNÜŞÜM
Çok önemli. Bu konuda bilinçlendirme çok önemli.
(IPBES)raporunda da insan faaliyetleri yüzünden 1 milyona yakın hayvan ve bitki türünün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtiliyor.
IUNC,bilinen 300 binden fazla bitki türünün arasından yalnızca 12 bin 914'ünü değerlendirerek, bu türlerin yaklaşık yüzde 68'inin neslinin tükenme tehdidi altında olduğunu tespit etti.
Kalan türlerin daha neler olduğunu bile bilmemize gerek yok. Harekete geçme zamanı.
IMF ve GWCyaptılkarı ortak çalışma ile , dünya genelinde denizleri dolaşan balinaların küresel ısınmaya yol açan karbondioksit yoğunluğunu önemli ölçüde gidermeye yardımcı olduğunu ortaya koydu.
Son yıllarda küresel olarak mercan** kayalıklarında da büyük kayıpların görüldüğüne işaret edildi.
Denizlerde yaşam ve insanoğlu. Hem yokeder, hem yok ettiğini izlemek için binlerce kilometre kateder...
“Buradaki asıl işe yarar bilgi balinaların karbon yediğidir, balıkların değil,” demiştir Blue Climate Solutions projesine liderlik eden ve Pasifik Bölgesel Çevre Programı sekreterliği için hazırlanan ve türlerin karbon absorpsiyonundaki rolünü araştıran yeni bir raporun yardımcı yazarı Angela Martin.
“Derin okyanuslar çok miktarda karbonu depolamaktadır, bu yüzden hayvanların koruma çabalarına katkı ve yardımlarını araştırmaya değer,” diye de eklemiştir.
Buzulların erimesi, Bitkisel planktonlar, Planktonlar,diatomlar, kriller ve daha bir çok konu bir başka yazıda açıklanacak kadar önemli ve ayrıntılıdır.
Yokolma tehlikeleri her gün artan MERCAN ve deniz canlıları. Küresel ısınma ve deniz kirliliği için mücadele şart. Zaman az…
****
Denizlerimiz ve buralardaki yaşam ile Karalarımızarasındaki ayrılmaz bağlar. DÜNYAMIZ bir bütün.
BÜTÜNCÜL YAKLAŞMAZSAK ayrı ayrı çözümü yok!
Pazarda satılmakta olan balık ve midye benzeri canlıların sindirim sistemlerinde insan kaynaklı atıklardan gelen plastik ve tekstil(kumaş) iplikçiklerine rastlanıldı.
Endonezya’dan toplanan tek tek balık türlerinin % 28’inde ve tüm türlerin % 55’nde insan kaynaklı bu atıklara rastlandı.
Yine benzer bir şekilde ABD’den toplanan tek tek balık türlerinin % 25’inde ve tüm türlerin % 67’sinde bu atıklar mevcuttu.
*****
KULAĞA ŞAŞIRTICI GELSE DE;
Fitoplanktonlar, atmosferdeki oksijeninin yarısından fazlasını üretirler..
.
Okyanus besin zincirinin tabanını oluşturan canlıların yaşam döngüsündeki değişimin, bütün ekosistemi nasıl etkileyeceğinin araştırılması çok önemli bir hale geliyor.
Besin zincirinin tabanındaki değişim, onlarla beslenen hayvansal planktonlar, balıklar ve balinalara kadar bütün canlıların yaşam döngüsünü etkileyebilir.
Besin Zinciri
Denizlerde yaşam...
Belirli habitatlarda yaşayan canlılar arasındaki beslenme ilişkilerini gösterir. Yani, besin zinciri bütün canlıları kapsar ve hayvanların bitkileri ve diğer hayvanları yiyerek nasıl beslenmekte olduğunu açıklar.
Başka bir ifadeyle, besin zinciri ile gösterilen şey belli bir ekosistem içinde gerçekleşen bir tür enerjialışverişidir diyebiliriz.
Biyolojik bir topluluk oluşturan canlılar arasında hangisinin hangisi ile beslendiğini besin zinciri yoluyla anlayabiliriz.
Unutmayalım ki besin zincirinde yalnızca hayvanlar bulunmaz, aynı zamanda bitkiler de besin zincirinin bir parçasıdır.
**Gördüğünüz gibi özet olarak dahi tüm başlıkları veremedim. Herbiri ana başlıklar olarak dahi oldukça fazla. Alt başlıkta okunup, anlaşılması gerekli. Sadece heni atladığımızı veya bağlantıları kurabilmemiz açısından, kendi araştırmalarım ve diğer kaynaklardan bir derleme yaptım.
Sevgilerimle,
Tijen Ziyal
Kaynakçalar;
https://www.semtrio.com/karbon-dongusu
FAO
SegreFalasconi
TC Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı
1 http://awsassets.wwftr.panda.org/downloads/kanalistanbul150915.pdf 2 Anthropogenic debris in seafood: Plastic debris and fibers from textiles in fish and bivalves sold for human consumption. Rochman et al.,Scientific Reports 5, Article number: 14340 (2015)doi:10.1038/srep14340
https://blog.n11.com/baska-baska/hayvanlar-alemi/besin-zinciri-nedir Nature Communications
Andrew Juhi
1- Renaut, S., Devred, E., & Babin, M. (2018). Northward Expansion and Intensification of Phytoplankton Growth During the Early Ice‐Free Season in Arctic. Geophysical Research Letters.
2- https://earthobservatory.nasa.gov/Features/Phytoplankton
3-https://news.agu.org/press-release/arctic-sea-ice-decline-driving-ocean-phytoplankton-farther-north
https://www.aa.com.tr/tr/bilim-teknoloji/okyanuslardaki-asitlenme-besin-zincirini-degistiriyor/21372 https://www.aa.com.tr/tr/bilim-teknoloji/ekolojik-denge-tehlikede/527960
file:///Users/tijenziyal/Downloads/deniz-planktonlari-ve-ekolojisi1.pdf scientificamerican.com https://inovatifkimyadergisi.com/karbonu-atmosferin-disinda-tutan-balinalar
https://www.aa.com.tr/tr/bilim-teknoloji/dogada-biyolojik-cesitlilik-kaybi-giderek-artiyor/1483304 https://www.wwf.org.tr/basin_bultenleri/basin_bultenleri/?9000/biyolojik-cesitlilik-icin-hareket-zamani
http://climatechange.boun.edu.tr/biyo-cesitliligi-korumanin-yolu/
https://www.biyologlar.com/biyocesitlilik-nedir
https://arilarvarsa.org/tozlasma-ve-biyolojik-cesitlilik
https://www.tarimorman.gov.tr/ABDGM/Belgeler/%C4%B0DAR%C4%B0%20%C4%B0%C5%9ELER/Uzmanlik%20Tez%20may%C4%B1s%20201
Türkiye Kadın Girişimciler Derneği
Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), girişimcilik yoluyla kadının güçlenmesini hedefleyen bir sivil toplum kuruluşudur. Kadının sadece ekonomik olarak değil politik ve sosyal olarak da güçlenmesini hedefler. KAGİDER kadın girişimciliğini, kadınların eşitsiz ve dışlanan toplumsal konumlarının değişmesi ve bu sayede ekonomik güçlenme ile kadın güçlenmesini sağlayacağı için destekler. Kadın girişimcilerin sağlayacağı faydalar, kadınların güçlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına katkı verecektir.