KAGİDER Ankara’da düzenlediği toplantıda yeni dönem kadın milletvekilleri ve 61. Hükümetin temsilcileri ile bir araya geldi. KAGİDER’liler: başta kadın bakanlığının kurulması olmak üzere; kadınların siyasi yaşamda daha fazla temsili, bütçeden kadın çalışmalarına daha fazla kaynak ayrılması, kadının iş yaşamına daha aktif katılımının sağlanması, kadın girişimciliğinin desteklemesi, kadına yönelik şiddetin durdurulması…gibi konularda talep ve önerilerde bulundu.
Türkiye kadın Girişimciler Derneği’nin (KAGİDER) üye ve yöneticileri Ankara’da düzenlenen geleneksel KAGİDER Toplantısı’nda: AK Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Barış ve Demokrasi Partisi üyesi 27 kadın kadın milletvekili ile bir araya gelerek, KAGİDER’in çalışmalarını anlattı ve Meclisin yeni çalışma döneminde kadın-erkek eşitliğini destekleyecek yasal düzenlemeleri ve uygulamaları hayata geçirmesini talep etti. Toplantıda Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’da bir konuşma yaptı.
KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Gülden Türktan Toplantıda yaptığı konuşma da: KAGİDER’in kadın milletvekilleri ile buluşmasının geleneksel hale geldiğini, kadının statüsünün iyileştirilmesi için hükümet sivil toplum diyaloğunun çok önemli olduğunu belirterek şunları söyledi:
“KAGİDER olarak, kadının ekonomik ve sosyal statüsünü iyileştirmek üzere kamuoyu oluşturmak amacıyla yoğun bir faaliyet yürütüyor, kadınlarımıza uygulanan şiddete karşı yürütülen ortak mücadeleye destek veriyoruz. Çalışmalarımızın hükümet sivil toplum diyaloğu ile anlam kazanacağına ve birlikte çalışmanın getireceği başarıya inanıyoruz.
Kadının ekonomiye katılımını ve istihdamını desteklemek, kadın girişimciliğini arttırmak üzere oluşturduğumuz, her geçen yıl daha da güçleneceğine inandığımız yeni projelerimizi, Parlamento’daki kadın milletvekillerimiz ve Hükümet temsilcilerimiz ile paylaşmak ve taleplerimizi vekillerimize iletmek istiyoruz. Bu amaçlara ulaşmak için öncelikli olarak şu talepleri dile getiriyoruz:”
Kadının toplumsal yaşamın her alanında eşit temsil edildiği bir Türkiye
Kadının güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için KAGİDER olarak bütüncül bir yaklaşım gerektiğine inanıyoruz. Ekonomik, siyasi ve toplumsal karar alma süreçlerinde daha fazla kadın için gerekli farkındalık artırma-kamuoyu yaratma ve eğitim çalışmalarının her iki cinsi de kapsayacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini savunuyoruz.
Kadın Bakanlığı
Kadın erkek arasında fırsatlarda, imkanlarda ve haklarda eşitlik olmasını istiyoruz. Aileden bağımsız olarak kadının ele alınabileceği ve kadın erkek eşitliğini gözeten görevli icracı bir bakanlık pek çok ülke örneğinde yer almaya başlamakta ve bu düzenlenmeyi ülkemizde de görmek istiyoruz.
Kadın güçlenmesi için daha fazla bütçe
Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü’ne Bütçeden ayrılan pay sadece 6 milyon liradır [1] İcracı bakanlık statüsünde yeniden yapılandırılan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ve bu bakanlığa bağlı genel müdürlüklerin bütçeleri artırılmalıdır. Bununla birlikte cinsiyete dayalı bütçeleme çalışmalarının yürütülmesi gereklidir.
Daha çok kadın iş yaşamına girmeli
Türkiye’de mevcut kadın istihdamı oranı %24 ile AB ve OECD ortalamalarının yaklaşık yarısıdır. Türkiye’de Ulusal İstihdam Stratejisi kapsamında 2023 yılına kadar ulaşılması hedeflenen %35 kadın istihdam oranı yetersiz bir hedef olmakla birlikte istihdamda tam eşitlik için hedefler kapsamlı politikalar ile desteklenmeli ve atıl durumdaki kadın işgücü için sosyal güvenceli, kayıt içi ve adil ücretli iş alanları yaratılmalıdır.
Kadın ve genç istihdamındaki yapısal sorunları çözebilmek adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İŞKUR ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile yaygınlaştırılması gereken iş bulma garantili meslek kursları ülke genelinde kadın istihdamının yaygın olduğu sektörlerde farklılaştırılmalı ve kapsamı genişletilmelidir.
Özel sektör ve kamu kurumlarında kadın istihdamı için fırsat eşitliği yaratılmasını önemsiyoruz. Mevcut eşitliksiz uygulamaları tespit edecek, eşitlikçi prosedürleri yaygınlaştıracak bir fırsat eşitliği modeli geliştiriyoruz.
Kadın girişimciliği desteklenmeli
Ülkemizde 1.3 milyon girişimciden sadece 80 bini kadındır. Kadın girişimci sayısının artması sermaye, eğitim, devlet teşviği, deneyim paylaşımı alanlarının tümünde aynı anda çözüm üretmekle mümkündür. Kadın girişimcilere özel kredi destek paketleri ve teşvik politikaları geliştirilirken, konu ile ilgili KOSGEB, KİŞGEM gibi kamu kurumlarının sağladığı eğitim ve destek çalışmaları ülke genelinde yaygınlaştırılmalıdır.
Kadınların yetkinliği eğitim yolu ile artırılmalıdır
Halen eğitimin her kademesinde kadınlar için bir eşitsizlik söz konusudur. Bu eşitsizliğin gelecekte giderilmesi ümit edilse bile, kadın emeğine vasıf kazandırabilmek için örgün eğitim yanında bilgi ve beceri geliştirmeye yönelik yaygın eğitime ihtiyaç vardır.
Kadınları siyasi karar alma ve kamu yönetimi süreçlerinde varlığı ve etkinliği artırılmalıdır
Ülkemizde 2012 Genel Seçimleri sonrasında Parlamento’da kadın oranı %14.4’e yükselmiştir. Ancak halen sadece bir kadın bakanımız vardır. Siyasette ve karar alma mekanizmalarında tam eşitlik için parite anlayışı anayasada tanımlanmalı, siyasi partiler ve seçim kanunu kapsamında gerek kota, gerekse parite uygulamaları hukuki güvence altına alınmalıdır.
Kadınların siyasi karar alma ve kamu yönetimi süreçlerinde dengeli bir şekilde temsil edilmesi demokrasinin önemli bir koşuludur. Kalkınma ve modernleşme hedeflerinin kadınların siyasi karar alma ve yönetim süreçlerinin her düzeyinde aktif katılımı olmaksızın gerçekleştirilmesi mümkün değildir. Yetkili pozisyonlarda daha fazla kadın yer alması kadın vatandaşların ve tüm toplumun sorun ve ihtiyaçlarına daha etkili çözüm getirilmesi anlamına gelmektedir. Biz siyasi karar alma süreçlerinde nüfusun yarısı eşit temsil edilmedikçe değişim ve gelişimin sürdürülebilir olamayacağına inanıyoruz. Siyasi kurumların ve özellikle partilerin yönetim kademelerinde daha fazla kadın olması gerektiğini savunuyoruz. Bu doğrultuda tam eşitlik-parite kavramının anayasal zeminde tanımlanıp güvence altına alınmasını istiyoruz.
Avrupa Birliği süreci ve buna yönelik reformların kesintisiz sürdürülmesini önemsiyoruz
AB uyum süreci Türkiye’nin özellikle toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın güçlenmesi konularında gerekli reformları gerçekleştirmesi için hayati önem taşır. Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde “kadın” öznesinin yeteri kadar aktif olmaması büyük dezavantajdır, çünkü kadın diyalogu Türkiye-AB İlişkilerinde oldukça etkili bir araçtır. Müzakere sürecinin başarı ile tamamlanması ve sağlam bir Türkiye-AB diyalogu ile reform sürecinin ilerletilmesi için Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Komisyonu ile kurulacak ilişkiler son derece önemlidir.
Kadına karşı şiddet ile mücadeleye destek veriyoruz
Kadına karşı şiddet konusunun önem ve aciliyeti aile içi şiddet ile sınırlanmayacak kadar geniştir ve daha kapsamlı yasal çözümler ve caydırıcı uygulamalar gerektirmektedir. Mevcut hükümetin üzerinde çalıştığı ve sivil toplum örgütleri ile istişare ettiği “Kadın ve Aile Bireylerinin Şiddetten Korunmasına Dair Kanun Taslağı” yapılan öneriler doğrultusunda geliştirilmeli, yasalaştıktan sonra uygulama aşamasında kanunun bilinirliğinin sağlanmasını gerekmektedir. Bunun için de kolluk kuvvetlerinin eğitimi sağlanmalı okul müfredatında veya medya yoluyla veya uygun bulunacak diğer yöntemlerle yasal haklar yeniden anlatılmalı, kamuoyunda farkındalık arttırılmalıdır.
Detaylı bilgi için:
Cüneyt Uzunoğulları
cuneyt.uzunogullari@3cpr.com