KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Gülden Türktan “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” vesilesiyle KAGİDER’in kadın güçlenmesine dair beklentilerini dile getirdi. Dr. Türktan talepleri şöyle sıraladı: ‘Türkiye’de kadın istihdamının oranı yaklaşık 10 puan artmalı,% 35 e ulaşmalıdır. Kadınların eğitim yolu ile her türlü yetkinliği artırılmalıdır, kadınların 8 yıldan sonra da okullaşma oranındaki kazanımlar artırılmalıdır, kadınların önerdiği şiddet yasa tasarının sonuca etkili şekilde onaylanması ve uygulamasının takibi önemlidir, cinsiyete dayalı bütçeleme artık bir zorunluluktur. Siyasette eşit temsil ilkesi, insan hakları ve demokrasi kadar temel bir haktır ve diğer kavramların güvencesidir.
KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Gülden Türktan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü KAGİDER çatısı altında 10 yıldır kutlarken, kadın erkek fırsat eşitliği yönündeki kazanımlarla gurur duyulduğunu ancak hem ülkemizde hem de dünyada halen gidilecek uzun bir yol olduğunu söyledi.
Türkiye'nin Dünyanın en büyük 16. Ekonomisine sahip olan, ve hem büyüklükte ilk 10’a girmeyi hem de Avrupa Birliğine girmeyi hedefleyen bir ülke olmasına rağmen; toplam nüfusun yarısı olan kadının ekonomiye, siyasete, yönetime, toplumsal yaşama katılım oranının çok düşük olduğunu belirten Dr. Türktan şunları söyledi:
“Ülkemizde halen çalışan kadın oranı %24. Yönetim kademelerinde kadın temsili çok kısıtlı. Kadın CEO oranımız ile dünyada ilk beş arasındayız, buna paralel diğer kademelerde de artış görmek istiyoruz.
KAGİDER’in 2011 yılında iş yaşamında kadın erkek fırsat eşitliği çalışmalarına yoğunlaştığını ifade eden Türktan: “8 Mart Emekçi Kadınlar Günü. Ancak dünyada halen kadın çalışanların koşullarını iyileştirmek için yapılacak çok şey var. Biz KAGİDER olarak işe Fırsat Eşitliği Modeli ile başladık, FEM ile kurumların kadın dostu olmasını sağlayacağız. Kadın dostu, eşitlikçi firmaları tespit ederek hem Türkiye hem de bölge ülkelerde bu anlayışın yaygınlaşması için çalışacağız” dedi.
Dr. Türktan kadınların iş yaşamında az temsil edilmesinin en büyük nedeni olan çocuk bakım hizmetleri konusunda henüz somut bir ilerleme kaydedilemediğini paylaştı. “Türkiye’nin ortak bir çocuk bakım çözümü yok. Bizim AÇEV ile geliştirdiğimiz son derece önemli bir modelimiz var, bu modelin sunduğu çocuğu olan çalışan kadına çocuk bakım teşviği önerisinin hükümet tarafından kabul edilmesi ve uygulanması için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Bir sonraki 8 Mart’ta Türkiye’nin çocuk bakım modelini hayata geçirmiş olmayı hedefliyoruz” diyen Türktan “çocuk bakım engeli kalkmadıkça kadınların iş yaşamına eşit katılımından bahsedemeyiz” şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz 8 Marttan bu yana siyasette kadın temsilinin %9’lar seviyesinden %14 civarına çıktığını ve bunun kadın örgütlerini motive edecek bir başarı olduğunu vurgulayarak sözlerine şöyle devam etti: “tabi ki bizim hedefimiz tam eşitliktir. Nüfusun yarısı kadın ise onu temsil eden meclisin yarısı da kadın olana dek çabalarımız sürecektir.”
Eğitim konusunun kadın istihdamı üzerindeki doğrudan etkilerini değerlendiren Türktan, “kız çocuklarının okullaşma oranlarında son yıllarda güzel bir ivme yakalandı. Okuyan kız çocukları hem kendi hayatlarında hem de toplumları için umut ışığı oldular. Ayrıca çocuk yaşta evlilikler, iş yaşamına katılmama, toplumdan dışlanma gibi sorunların da daha fazla okullaşma ile çözülebildiğini gördük. KAGİDER olarak kız çocuklarının eğitim alanındaki kazanımların artarak devam etmesi gerektiğini savunuyoruz. Yapılacak tüm uygulama ve reformların kız çocukları okula daha fazla çekecek ve toplumsal cinsiyet eşitliği ve bireysel özgürlüklere katkı sunacak bir içerik ve uygulamaya sahip olmasını talep ediyoruz ve bunun uygulamada takipçisi olacağız.” dedi.
Son dönemde Bakanlığın ve tüm kadın örgütlerinin üzerinde çalıştığı şiddet yasa tasarısına dair de mesajlar veren Türktan şunları söyledi: “TBMM’ye sevk edilen ve 8 Mart günü yasalaştırılması beklenen şiddet ile ilgili tasarıda kadın erkek eşitliği gibi Türkiye açısından kritik öneme sahip bir kavramın kabul edilmesi önemli bir gelişmedir. Tasarıda sığınaklara ilişkin düzenlemeler, kadın cinayetleri ile ilgili merkezlerin kurulmasının yasa kapsamına alınmaması, sivil topluma görev verilmemesi, savcılık ve kollukta kadın bölümlerinin olmaması gibi üzerinde çalışılması gereken konular bulunmaktadır. Bu eksiklerin giderilmesi konusunda Sayın Bakan Fatma Şahin’in samimi bir çaba içerisinde olduğunu gördük ancak gelinen noktada yasanın isminden başlayarak bazı hususların hala yetersiz olduğu görülmekte olup, bu konuların zaman içerisinde daha iyiye götürülmesi için KAGİDER olarak üzerimize düşeni yerine getireceğiz.
Dr. Türktan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle kadınların ortak taleplerini KAGİDER olarak bir kez daha dile getirmek istediklerini belirterek bu talepleri şöyle sıraladı: