Anlayalım katkı verelim

                                                                                     

KAGİDER’in Kahvaltı Toplantısı’nda konuşan Eğitim Reformu Girişimi  (ERG) Direktörü Prof. Dr. Üstün Ergüder ve Hürriyet Gazetesi yazarı Nuran Çakmakçı ve KAGİDER Başkanı Gülden Türktan,  kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen ve zorunlu eğitimi bölünmüş olarak 12 yıla çıkaran yasanın yeterli hazırlık yapılmadan oluşturulduğunu, çok önemli boşluklar içerdiğini ve yeterince tartışılmadan Meclisten geçirildiğini belirterek, boşlukların ve hataların, sivil toplum kuruluşları, uzman kurum ve kişilerin desteği ile olumlu yönde giderilmesi gerektiğini söylediler.

KAGİDER’in Geleneksel Kahvaltı Toplantısının konusu eğitim ve kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen ve zorunlu eğitimi bölünmüş olarak 12 yıla çıkaran kanun teklifi oldu.

Açılış konuşmasını KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Gülden Türktan’ın yaptığı toplantıda Eğitim Reformu Girişimi  (ERG)Direktörü Prof. Dr. Üstün Ergüder ve Hürriyet Gazetesi yazarı Nuran Çakmakçı konuşmacı olarak yer aldı.

Toplantının açılışında konuşan KAGİDER Başkanı Gülden Türktan, eğitimi yeniden düzenleme amacı taşıyan yasanın konuyu yakından takip eden kurum ve kuruluşular tarafından bile anlaşılamadığını, bu konuda şeffaflığın gerektiğini belirterek şunları söyledi: “KAGİDER olarak hem yeni düzenlemeleri öğrenmek, hem da öncelikle kız çocukların okullaştırılmasının kesinlikle engellenmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun yanı sıra, bu kanun ile ilköğretime erken başlama yaşı çocuklarımıza neler getirecek, neler götürecek. Özellikle bu yaştaki çocukların eğitim programı konusunda çekincelerimiz var. Konuyu daha iyi anlamak ve katkı sağlamak istiyoruz.”

ERG Direktörü Prof. Dr. Üstün Ergüder ise eğitimi yeniden düzenleyen yasanın aceleye getirildiğini ve boşluklar içerdiğini belirterek, “Kanunun içeriği boş, yeterli hazırlık yapılmadan bir yasa hazırlandı. Sivil toplum kuruluşları, bilgi sahibi kurumlar, siyasi kutuplaşmanın dışında bilimsel verilerle, araştırma ve olumlu örnekler desteklenmiş öneriler geliştirilmeli, boşlukların olumlu yönde doldurulması için çaba gösterilmelidir” dedi.

Türkiye’nin genç bir nüfusa sahip olduğunu ve AB ülkelerine göre bu açıdan çok şanslı olduğunu vurgulayan Ergüder şunları söyledi:

“Türkiye’nin 2025’e kadar önümüzde çok önemli bir fırsatı var. Gençliği iyi eğitirsen, Avrupayı geçersin, eğitemezsen geçemezsin. AB’de genç nüfus olmaması onları çok zorluyor. O nedenle eğitim çok önemli, eğitimde kaliteyi öne koymalıyız. Türkiye hızlı büyüyor, ancak Birleşmiş Milletler Gelişme Endeksi  (UNDP)  insan kalitesi endeksinde çok geride kalıyor.  Eğitimi iyi yapamazsak Apple gibi şirketlerin dünyanın en değerli şirketi olduğu, inovasyonun önem kazandığı bir dünyada önlere geçemeyiz.”

Ergüder, yasada Hz peygamberin hayatı ve kuran-ı kerimi seçmeli ders olarak okutulması yönündeki düzenlemenin de, hiristiyan ve alevi ailelerin çocukları üzerinde özellikle

Anadolu’da psikolojik baskı oluşturacağını belirterek, “Çoğulcu Demokratik sistemde bu olmaz” dedi.

Ergüder, öğretmen eğitiminin çok önemli olduğunu ve seferberlik halinde öğretmen yetiştirilmesi gerektiğini söyledi. Ergüder,” iyi bir öğretmen çok kötü bir müfredatı iyi bir hale getirebilir, çok kötü bir kitabı iyi anlatabilir” dedi.

Hürriyet Gazetesi yazarı Nuran Çakmakçı ise eğitim sistemindeki değişikliklerin çok hızlı gerçekleştiğini ve artık izlenemez hale geldiğini söyledi. Yeni yasanın da hızlı bir şekilde hazırlandığını ve altyapısı olmadığını belirten Çakmakçı şunları söyledi:

Yeni yapılan yasadan çok önemli bir konumda olan Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu’nun haberi yok. Çok önemli soruların yanıtı yok. Beş yaşında eğitime başlamanın altyapısı var mı?  Beş yaş nasıl okuyacak, eğitilmiş öğretmeni var mı?  Müfredat hangi yönde değişecek, 17 milyon öğrenci ne olacak? Ayrı okullar kurulacak deniyor, nasıl kurulacak? Yasa tasarısı genel kurulda görüşülürken 70 soru gönderdim ancak hiçbir yanıt gelmedi. Bina oluşturulmuş temeli sonradan atılıyor. Eğer bu eğitime başlanırsa bir kuşak kayıp olacak”.